Cezaevinde karşılaşmaları ve konuşulanları Murat Taylan şöyle anlattı:

"Buğra Gökçe Silivri cezaevinde o da tutuklu. IPA başkanıydı biliyorsunuz. Avukat görüşü sırasında gazeteci, Mehmet
Akif Ersoy'la karşılaşmasını anlatmış. Sosyal medya paylaşımında şöyle diyor:

"Yanımdaki görüş odasına Mehmet Akif Ersoy geldi. Onunla da selamlaştık. Geçmiş olsun dileklerimi ilettim.
Sağlığını, moralini sordum. Şokta görünüyordu sanki. İyi olacağım herhalde." diyebildi. Sonra gelen avukat arkadaşıyla sarıldılar. Avukat hanım ağlayınca hepimiz etkilendik. Mehmet Akif Bey dahil herkes için zorlu anlardı.

Bundan sonra Merdan abi de Mehmet Akif Ersoy'ya geçmiş olsun diledi. Yani Merdan Yanardağ da hatır sordu.
Ben ayrılırken buranın raconu biraz böyle. Tanımasanız sevmeseniz de burada kader arkadaşı kıvamında selamlaşıp hatırlaşıyorsunuz kendiliğinden. Çok da insani bir durum.

Ben tabii bunu cezaevi ziyaretinden sonra geldikten sonra gördüm Buğra Gökçe'nin paylaşımını. Tesadüf o ki ben de Mehmet Akif Ersoy'u sordum. Ya tesadüf o ki derken burada mı dedim? Burada dedi. Gördün mü dedim Merdan Yanardağ'a. 'İlk gün karşılaştık' dedi. Geçmiş olsun dedim dedi. Bunun bir refleks olduğunu özellikle vurguladı. Tıpkı Buğra Gökçe'nin vurguladığı gibi. Yani cezaevi hoş geldin diyemiyorsun. Niye geldin de diyemiyorsun? Yani bir şey diyeceksin. Oradaki ritüel yani geçmiş olsun. Allah kurtarsın. Geçmiş olsun. Çok fazla şey yok. Bunu cezaevindeki herkes birbirine bir biçimde ifade ediyor. Dolayısıyla hani tanımasanız da sevmeseniz de burada böyle bir ortak kader arkadaşlığı görüntüsü çıkıyor. Onun da yarattığı bir insani tablo var. Dolayısıyla böyle bir geçmiş olsun mesajı. Buğra Gökçe'nin paylaşımı kendisinin yaptığı tanımlamayı birebir Merdan Yanardağ'dan da aldım. O da öyle söyledi tabii

Bu meseleye ilişkin hemen sonrasında önce bir siyasi operasyon deyip sonrasında bu bir siyasi operasyon değil demesi, o konuda kendini kurtarmaya çalışması ya da kendini kurtarmasını istediği kişilere bir mesaj verdiği yönündeki
değerlendirmeyi de yine ortaklaşa yaptığımızı söyleyelim."