YouTube yayınındaki sözleri nedeniyle “Cumhurbaşkanını tehdit” suçlamasıyla 22 Haziran’dan bu yana tutuklu bulunan gazeteci Fatih Altaylı, bugün Silivri’de ikinci kez hâkim karşısına çıktı. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi, Altaylı’yı 4 yıl 2 ay hapis cezasına mahkûm etti. Ayrıca, “adli kontrol hükümlerinin yeterli olmayacağı” gerekçesiyle tutukluluk hâlinin devamına karar verildi.

CHP Diyarbakır Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanvekili Sezgin Tanrıkulu, duruşmayı izledikten sonra karara tepki gösterdi ve, "Şunu biliyoruz ki içinde bulunduğumuz dönemde Cumhurbaşkanının şikayetçi olduğu davalarda hiç kimsenin beraat etme ihtimali yoktur" dedi.

Milletvekili Tanrıkulu'nun açıklamasının tamamı şu şekilde:

“Gazeteci Fatih Altaylı'nın duruşmasını izledik; mahkeme hükmü açıkladı. Fatih Altaylı 4 yıl 2 ay hapis cezasına mahkûm edildi ve tahliye edilmedi.

Trump: O hayvan ağır bedel ödeyecek!
Trump: O hayvan ağır bedel ödeyecek!
İçeriği Görüntüle

TCK 106. maddesi tehdit suçunu düzenliyor; tehdit suçundan mahkeme bir hüküm kurdu.

Tehdit suçunun Cumhurbaşkanına suikast, fiili saldırı olduğu iddiasıyla TCK'nin 310. maddesi gereğince de verilecek cezanın 10 yıldan aşağı olamayacağı gerekçesiyle 5 yıl ceza verdi ve bu cezayı 4 yıl 2 aya indirdi ama tahliye etmedi.

Sözle eleştiriyle Cumhurbaşkanına suikast yapılmaz, cumhurbaşkanına fiili saldırı yapılamaz. Fatih Altaylı gazeteci, kendi YouTube kanalında görüşlerini ifade etmiş, örnekler vermiş tarihten ve bu nedenle de Haziran ayından bu yana tam 148 gündür tutuklu bulunmaktaydı.

Bugün ikinci duruşmasında hüküm açıklandı. Sözle nasıl suikast yapılır? Sözle nasıl fiili saldırı yapılır; imkansız. Ancak şunu biliyoruz ki içinde bulunduğumuz dönemde Cumhurbaşkanının şikayetçi olduğu davalarda hiç kimsenin beraat etme ihtimali yoktur.

Mahkeme dedi ki, ‘Eğer tahliye edersem adli kontrol tedbiri yetersiz kalır. Kaçma şüphesi var. Bu nedenle tutuklu kalacak’ dedi.

Fatih Ataylı üzerinden bütün basına, kamuoyuna mesaj veriliyor: ‘Türkiye'nin en etkili bilinen gazetecilerini bile biz istediğimiz bir şekilde alırız, tutuklarız, cezaevinde tutarız ve olmayan suçlardan da ceza veririz’ deniliyor. Mesele budur.”

Kaynak: Haber Merkezi